Stella’nın hikayesi, yalnızca bir teknenin değil, aynı zamanda İstanbul Boğazı’nın
tarihine ve Türk denizciliğine duyulan derin bir bağlılığın da öyküsü. Kotracılık eski bir
İstanbul geleneği. Ön tarafında bir flok ve trinket yelkeni olan teknelere İngilizce’cutter’
Fransızca’da ‘Cotre’ denir.
Dilimize de Kotra olarak geçmiş ve zamanla tüm yelkenli
tekneler ‘kotra ‘olarak anılmıştır. Cumhuriyetin ilk yıllarında Türkiye’de yaşayan
konsolosluklara ve yabancılara ait kotralar her sene düzenlenen yarışları ile İstanbul
sosyal hayatına girmiş ve zamanla Türkler arasında da yayılmaya başlamış, İkinci
dünya savaşının başladığı yıllarda konsolosluklar ve yabancılar kotralarını bırakıp
ülkelerine geri döndüklerinde türklerde yabancılardan kalan kotralara sahip olmuş
ve ilerleyen yıllarda kotralar İstanbul sosyal yaşamının değişmez bir parçası haline
gelmiştir.
Bu gelenek ile 1959 yılında en önde gelen Türk tekne yapım üstatlarından
Athar Beşpınar tarafından inşa edilen bu klasik İstanbul kotrası, ince
işçiliği, yapımında kullanılan üst düzey kaliteli malzemeleri, zarif formu ve denize
duyduğu aşk ile dönemin denizcilerinin göz bebeği olmuştu. Beşpınar, Stella’yı
yaratırken Sadun Boru’nun dünya turuna çıkan “Kısmet” yelkenlisindeki yetenek ve
tecrübesini bu esere de aktardı, öyle ki bu yelkenli, Boğaz’ın rüzgarlarıyla adeta dans
ederdi.
Stella, zamanın içinde eski adıyla, “Buce” olarak süzüldü, farklı kaptanlar ve
denizcilerle nice anıya tanık oldu. Fakat denizlerin göğsünde uzun yıllar süren
yolculuk, ona zamanla ağır gelmeye başladı. İlgisizlik ve bakımsızlık nedeniyle bağlı
bulunduğu limanda sessiz bir acıyla sulara gömüldü. Gövdesi denizin içinde,
unutulmaya yüz tutmuş bir haldeydi.
2023 yılı, Stella için bir dönüm noktası oldu. Şans, onu bu haliyle de beğenecek,
okşayacak, sevecek birine rastlaması ile yüzüne gülüyor. Mahzun ,masum ,içlenmiş
ve , kırgın.Su altında boğulmuş, kirlenmiş, yitik halde yattığı suların dibinden nefes
alması için çıkarılıyor derinlerden tekrar rüzgarın kızı olsun diye. Anıların gölgesinde,
onu hayata döndürmek için büyük bir mücadele başlıyor.Stella umutla bekliyor tekrar
nefes alacağı ve rüzgara kavuşacağı zamanı.
Öyle tamirle, onarımla, yamayla olmaz bu iş diyerek Omurgaya kadar inip oradan
başlanıyor işe. Kamara sökülüp atılılıyor Eğriler Postalar, Kuşaklar tek tek yenileniyor
eski formuna, kalıbına, projesine sadık kalınarak.Ahşap gövdesinin her bir noktası,
ustaların hünerli elleriyle sökülüyor, taşınıyor, yenileniyor. Tankut Masareci
sahipliğinde, her biri işinde usta olan bir ekip tarafından yönetilen bu detaylı
restorasyon süreci, teknenin her bir parçasını sıfırdan ve titizlikle ele alıyor ve
omurga, postalar, eğriler,yelkenler,elektrik tesisatları,motor kısaca teknenin her
ayrıntısı özenle nakış gibi sabırla işleniyor. Orijinal tasarımına sadık kalınarak, eski
formu günümüz teknolojisinin de sağladığı olanaklarla birleştirilerek Stella adeta
yeniden doğuyor. Bu yeniden doğuş sürecinde , motorundan direklerine kadar her bir
parça özenle seçiiyor, çünkü Stella’nın orijinalliği ve klasik güzelliği korunmalı düşüncesi eşliğinde.
65 yaşındaki bu klasik İstanbul kotrasının ruhu, yalnızca
gövdesine değil, tüm zarafetine de sadakatle bağlı kalınarak yenileniyor.
2024 yılında, bir yıl süren bu titiz çalışmanın ardından Stella, denize kavuşmaya hazır
hale geldi. Tamamen Yenilenerek modern ve sağlam bir görünüme büründü, ancak
her detayıyla geçmişini yansıttı. Stella, Türk yelkenciliğinin tarihinde kendine özgü bir
yere sahip olmanın yanı sıra, yeni nesillere deniz aşkını ilham verecek bir sembol
olarak da anılacaktı.
Bu yeniden doğuş yalnızca teknenin fiziksel olarak yenilenmesi değil, aynı zamanda
onun ruhunun da tekrar hayat bulmasıydı. Stella’nın yeniden denize kavuşmasını
sağlayan usta eller; Athar Beşpınar’ın mirasına, Tankut Masareci’nin sabrına ve bilgi
birikimine saygı gösterdi. Bu projenin her adımında yer alan ekibin emekleri,
Stella’nın tekrar Boğaz’ın mavi sularında süzülmesini sağladı. Artık bir efsane
yeniden hayat buldu; Boğaz’ın rüzgarlarıyla buluşmak için sabırsızlanan Stella, bir
zamanların hikayelerini yeniden yeni nesillere anlatmak üzere hazır.O artık tekrardan
rüzgarın kızı, eskiden olduğu gibi zarif ve hızlı, rüzgarla olan dansına bıraktığı yerden
devam ediyor…. Stella’nın Maceralarını takip etmek için
www.instagram.com/sailing_with_sella